"Sol" muhalefet mi, devrimci muhalefet mi?...

Şu an ülkemizin gündemindeki en önemli konu, yerel yönetim seçimleri ve buna yönelik gerçekleştirilen "reformlar"!...

"Belediyelerin birleştirilmesi yasası", Ankara’nın talimatları doğrultusunda geçirildi... Peki Ankara bu yasayı niye istiyor?... Bu konuda fikir ileri süren bir "sol muhalefet" partisine rastladınız mı?... Ankara'daki burjuva emperyalist yönetimin ülkemize yönelik politikalarına (Kıbrıs sorununa ilişkin politikalarına, hidrokarbon politikalarına, kuzeydeki demografik ve demokratik yapı politikalarına, asimilasyon politikalarına) karşı çıkan ve kendi bağımsız politikalarını ortaya koyan kaç tane "sol muhalefet" partisi veya sendikamız var?...

Bazı “sol sendika” liderleri, TC'ye bağlılıkta sağ sendikaları geride bırakıyor. “Biz TC devletine karşı değiliz!” derken mangalda kül bırakmıyorlar!

Bu gerçekleri dikkate almayan ve ülkemizin neredeyse yarısını sömürgeleştiren TC'ye karşı ilkeli bir duruş ortaya koymayan ister parti, ister sendika olsun herhangi bir örgütün yürüttüğü ve yürüteceği mücadelenin, aslında kitleleri aldatmaktan, parlamento içi (düzen içi) hükümetçilik oyunlarına alet etmekten ve nihayetinde de sömürgecinin değirmenine su taşımaktan başka işe yaramayacağını bilmemiz gerekmektedir.

TC'nin hakimiyetine karşı duramayacak olduktan sonra, ha UBP, ha CTP ya da TDP, fark etmez!

Bize "sol muhalefet" değil, DEVRİMCİ MUHALEFET lazım...

"Sol muhalefet" dışında bir devrimci muhalefete ihtiyacımız var. İster cumhurbaşkanlığı seçimleri, isterse genel ve yerel seçimler olsun, ve hatta her türlü sendika ve örgüt seçimlerinde, böylesi bir devrimci muhalefete ihtiyacımız var...

Kendini devrimci kabul eden her bireye ve örgüte düşen en acil görev, bu devrimci muhalefetin oluşturulması için çaba harcamaktır...

Aksi takdirde, devrimci birey ve örgütler de sömürgecinin ve emperyalist güçlerin (ya Anglo-Amerikan, ya da AB emperyalizminin) politikalarının peşinde sürüklenmekten kurtulamayacaktır...

 

10 Eylül 2022, Avrupa gazetesi