Pathos ve Mehmet Yaşın *

Mehmet Yaşın, “Pathos” ile şiirinde ayırt edici bir üsluba ulaştı. Bu üslup hem Kıbrıslı, hem de dünyalı. Şiirlerde bizden, kendi kültürümüzden manzaralar, portreler, imgeler ve deyişler; yapmacık olmayan, gönülden ve samimi bir tarzda yer alıyor.

Yaşın’ın şiirleri, sanatçının günlük yaşamındaki kişisel ve toplumsal duyarlılıkları, lirik bir ifadeyle okuyucuya aktarıyor. Mehmet Yaşın’ın ifade tekniği çok değişik ve ileri bir teknik. Vurgular yerli yerinde. Konular yaşamın her alanından seçilmiş, yalnızca hüzün verici aşk hikayeleri ele alınmıyor!

Yaşın son derece hassas bir sanatçı. Tüm duygularını, coşkularını ve tepkilerini şiire dökmeden, bunları herkesle paylaşmadan yaşayamıyor. Aslında Yaşın’ın şiiri onun yaşamı; ya da onun yaşamı şiir demek daha doğru! Çünkü Yaşın yaşadıklarını yazıyor… Bir de yaşamak istediklerini. Yaptıklarını ve yapmak istediklerini… Yapmak isteyip yapamadıklarını da yazıyor, hatta düşlediklerini de. Bir zamanlar kendisine şöyle demiştim: “Oğlum, biz de her yaşadığımızı yazsak, şiir değil destan olurdu.” Fakat herkes Mehmet Yaşın olamıyor!

Yaşın, tüm duygu ve düşüncelerini çırılçıplak yazıyor. Bu da şiirine doyulmaz bir zevk katıyor. Hele de Mehmet’i yakından tanıyanlar, şiirlerindeki “özel” satır aralarını görenler için bu şiirleri okumanın tadına doyum olmuyor.

Sakın bu yazıyı bir “eleştiri” sanmayın. Ben bir şiir eleştirmeni değilim. Yalnızca Pathos’u okuduktan sonraki duygularımı yazdım.

Kim ne derse desin, Mehmet Yaşın’ın şiiri hem Kıbrıs’ın şiiri, hem de Kıbrıs’ın çok çok ötesinde. Hele hele Kuzey Kıbrıs’a sığdırılması hiç mümkün değil.

* Ortam Gazetesi, Sayı: 2030, 22 Mart 1991.

Yorumlar

Popüler Yayınlar