Bu ne sevgi ahhh…??

Önce şu noktayı açıklığa kavuşturalım: Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin garantörü olarak anayasal düzeni yeniden tesis etmek gerekçesiyle 1974 yılında askeri müdahalede bulunduğu adamızda, anayasal düzeni tesis etmek yerine tam tersini yaptı. Adanın kuzeyini işgal etti ve işgal ettiği topraklar üzerinde ayrı bir devlet kurdu.

Kurduğu bu devlet Birleşmiş Milletler'den onay almadı. Gasp edilmiş topraklar üzerinde kurulan bu devlet dünyadan kopuktur. Varlığını sürdürebilmek için Ankara’ya avuç açmak zorundadır. BM ve AB Kuzey Kıbrıs'ta kurulan devleti Türkiye'ye bağlı bir alt yönetim olarak kabul etti. Bu haliyle Türkiye'nin bir sömürgesi durumundaki Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan tüm insanların sağlığından da, güvenliğinden de, ekonomisinden de doğrudan doğruya Türkiye Cumhuriyeti sorumludur. Bu nedenle, Kıbrıs Türk toplumuna ikide bir “Türkiye olmasa açlıktan ağzınız kokacaktı”, "Yediğiniz ekmeği, içtiğiniz suyu Türkiye veriyor” diyerek halkımızdan şükran beklemek hiç de haklı bir tutum değildir. Tam tersine, Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'taki uluslararası hukuk dışı varlığından dolayı, AB vatandaşı olan Kıbrıslı Türkler, AB ülkelerindeki nispeten daha iyi yaşam koşullarından yararlanamamaktadır. Gelir seviyeleri bu yüzden Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kontrolündeki bölgelerde yaşayan vatandaşlardan çok daha düşüktür ve büyük çoğunluğunun yaşam koşulları yoksulluk ve açlık sınırının altına itilmiştir.

İşte böyle bir ortamda Kuzey Kıbrıs'ta varlığı yasadışı olan "AKP Gençlik Örgütü" her tarafı Recep Tayyip Erdoğan posterleriyle donatarak üzerine de LOVE yazdırmış. Böylelikle başka bir ülke cumhurbaşkanının reklam ve propagandayla kitlelerden sevgi dilendiğine tanık olduk. Peki ama seni sevmemiz için bize bir neden gösterebilir misin Sayın Erdoğan? Devalüasyonlarla her gün hem Türkiye halkının hem de bizim cebimizdeki parayı tırtıkladığın için, bizleri yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşamaya mahkum ettiğin için mi seni sevmeliyiz? Kendi ülkende özgür basını yok ettiğin için, tüm muhaliflerini hapislere tıktığın için mi seni sevmeliyiz? Türkiye'de yaşayan farklı uluslara ve özellikle Kürt ulusuna karşı uyguladığın baskı ve zulüm için mi seni sevmeliyiz? Halk yoksulluk içinde yaşarken sen saraylarda yaşadığın için mi seni sevmeliyiz? Yoksa bir saraycık da Kıbrıs'ın kuzeyindeki iş birlikçilerine yapma sözü verdiğin için mi seni sevmeliyiz? Efendi, esnaf bir yıldır çalışamıyor! On binlerce emekçi evine ekmek götüremiyor... Maaş alamıyor.... Vatandaş perişan! Bil ki bu insanlar seni sevmiyor ve sevmeyecek! Parayla kendine saraylar yaptırabilirsin, ama parayla ikiyüzlü yalakaların dışında kimsenin sevgisini satın alamazsın!


13 Mart 2021, Avrupa gazetesi

Yorumlar

Popüler Yayınlar