Türkiye'de 14 Mayıs seçimleri ve sol (1)...

Seçimler her toplumsal sınıf için farklı bir önem taşır...

Burjuvazi için seçim, iktidarını koruyup devam ettirme aracıdır. İktidara, burjuva sınıfın hangi kliğinin sahip olacağının belirlendiği bir mekanizmadır... Emekçi kitlelere ise, kırk katır mı kırk satır mı seçeneğinin sunulduğu bir aldatmacadır seçim.

İşçi sınıfı ve emekçiler için seçim, örgütlenme, gücünü artırma, burjuvazinin iktidarını zayıflatma ve becerebilirse burjuvaziyi alaşağı etme aracıdır.

14 Mayıs 2023'te, Türkiye halkı, cumhurbaşkanı ve millet vekillerini seçmek için sandığa gidecek.

20 yıldır süregelen ve son 7 yılda tam bir tek adam diktasına dönüşen AKP iktidarı ülkeyi derin bir ekonomik bunalıma sürükledi.

Türkiye tarihinde ilk kez 7 yıl üst üste kişi başına düşen milli gelir azaldı. Yoksul Türkiye halkı daha da yoksullaştı... Devlet adeta gizli iflasın eşiğinde! 6 Şubat 2023'te yaşanan büyük deprem felaketi, sıkıntıların üzerine tuz biber ekti...

Halka bu gerçekleri anlatmaya çalışan herkes hapislere tıkıldı.

Türkiyenin yaşamakta olduğu ekonomik kriz, küresel dünya kapitalizminin geçirmekte olduğu büyük ekonomik sarsıntılarla daha da derinleşmiş durumdadır...

ABD'de 2008 krizi kadar büyük, yeni bir mali kriz yaşanmaktadır. Bazı bankalar iflas etti, bazıları da iflasın eşiğinde... ABD'deki ekonomik depremin artçı sarsıntıları Avrupa'yı da sarsmaya başladı...

Seçimlerden sonra, Türkiye'de burjuvazinin hangi kanadı iktidara gelirse gelsin, yaratılan ekonomik enkazın altından kalkması, ülkeyi refah ve iktidara taşıması neredeyse olanaksızdır... Türkiye ekonomisinin krizi aşmak ve toparlanmak için ihtiyaç duyduğu mali desteğin yabancı sermaye yatırımlarından elde edilmesi de çok zor! Çünkü emperyalist büyük güçler kendi kıçlarını kurtarma peşindedir.

Başta ABD olmak üzere, ülkenin daha da derin bir ekonomik çöküntüye doğru gittiğinin farkında olan emperyalist büyük güçler, Türkiye halkının ayaklanmasından, isyan etmesinden korkmaktadır. Bu nedenle, öyle görünüyor ki Recep Efendinin gitmesinden yanadırlar. Onlara halkı oyalayacak yeni bir yüz gereklidir, ve bu yeni yüzün de kim olacağı belli olmuştur...

Kılıçdaroğlu’nun "Ben Kemal, geliyorum!" demesi boşuna değildir. 


25 Mart 2023, Avrupa gazetesi

Yorumlar

Popüler Yayınlar