Uygarlık ve Barbarlığın Mücadelesi

Emperyalist dünyada ciddi bir tıkanma gözlemlemekteyiz. Ekonominin her sektöründe üretim fazlası, ticaret hacimlerinin küçülmesi ve işsizliğin kitlesel boyutlara ulaşması, sistemdeki bu tıkanmanın temel göstergeleridir. Aralık 2019’dan bu yana yeni tip Corona pandemesi ile iyice derinleşen bu tıkanıklığın temelinde, bilgisayarlaşma ve üretimde otomasyonun yattığını söyleyebiliriz. Otomasyon sayesinde üretimde bolluk olanağını yakalamış olan insanlığa yokluk yaşatılıyor... Daha da kötüsü, otomasyonun savaş aracı olarak kullanıldığı rezil bir durum yaşıyoruz.

Günümüz dünyasında, emperyalistlerin dünyayı yeniden paylaşım dalaşında bir dizi yerel savaş bütün barbarlığı ile yaşanıyor. Bu savaşların en yoğun yaşandığı alanlar, ülkelerimizin de içinde yer aldığı Ortadoğu ve Afrika kıtasıdır. Bu alanlarda, yeni bir siyasi haritanın nasıl çizileceği, bu çizilecek haritada hangi emperyalist büyük güçlerin hangi nüfuz alanlarına sahip olacağının savaşları sürüyor. Savaşların geri planında, emperyalist dünyada değişen güç dengeleri sonucu “yeniden paylaşım” yatıyor. Emperyalist büyük güçler, bu yeniden paylaşım savaşlarını, sahada doğrudan savaşan güçler açısından ele alındığında, mümkün olduğunca kendi askerlerini bu savaş içinde öne sürmeden yürütmeye çalışıyorlar. Onların “kara gücü” daha çok lojistik destek ve eğitim veren “özel kuvvetler”den oluşuyor. Başta ABD olmak üzere batılı emperyalist güçler sahada doğrudan savaşan güç olmaktan çok, yeniden paylaşım savaşını, kendilerinin silahlandırdığı, lojistik ve parasal destek vererek eğittikleri yerel “dost” güçler üzerinden yürütüyor. Bu temsilci savaşları, esasında daha büyük savaşların hazırlığıdır.

Doğu Akdeniz’de yaşananlar, zenginlik kaynaklarının yeniden paylaşımı konusunda bir dalaştır. Bütün gelişmeler emperyalist büyük güçler arasındaki hegemonya dalaşında çatışmaların sertleşmesi, keskinleşmesi yönünde ilerliyor. Üçüncü dünya savaşı tehlikesi giderek büyüyor. Emperyalist güçler, maksimum kar uğruna savaşa başvurmaktan çekinmiyor. Emperyalizm savaşsız var olamaz!

Bu gelişmeler karşısında emekçiler olarak, tüm gerici ve emperyalist vekâlet savaşlarının derhal durdurulmasını, bütün işgalci güçlerin savaş yürütülen alanlardan derhal çekilmesini, işçi sınıfı ve emekçilerin genel talebi hâline getirmek için çalışmalıyız.

Emperyalist ve gerici savaşların, emperyalist sistemin olmazsa olmazı olduğu düşüncesi unutulmamalı, unutturulmamalıdır. Emperyalizm var olduğu sürece, savaşlar ve emperyalist güçler arası dünya savaşı tehlikesi hep var olacaktır...

Bir bütün olarak savaşları engellemenin tek bir yolu vardır: Emperyalist sistemi proleter dünya devrimi yoluyla yerle bir ederek, işçi sınıfı ve emekçilerin kendi iktidarlarını, sosyalizmi kurmak...
 
18 Ağustos 2020, Avrupa gazetesi



Yorumlar

Popüler Yayınlar