Çanlar kimin için çalıyor?... (2)

Gazetemizde yayınladığım "Çanlar Kimin için Çalıyor" başlıklı yazım beklediğimden fazla ilgi gördü. Bu sorunun yazının sonunda yanıtlanmamış olması eleştirildi... Aynı zamanda, konuları marksist düşünce çerçevesinde ele alırken, Marks'ın 150 yıl önce söylediklerine bağlı kalmamamızı, onun düşüncelerini günümüz koşullarına uygun olarak gözden geçirmemiz gerektiğini öneren arkadaşlar oldu. 

Aslında bence, çanlar kimin için çalıyor sorusunun yanıtı yazının içinde var... Soruyu açıkça ve doğrudan yanıtlamamamın nedeni, okuyucuyu konuya dahil etmek ve sorunun yanıtını kendisinin vermesini sağlamaktı. Yoksa sorunun yanıtı belli! Çanlar hiç kuşkusuz, başta bir avuç mali oligark olmak üzere, emperyalist burjuvazi için çalıyor... O emperyalist burjuvazi ki, daha 3 gün önce İngiltere'nin yeni kralına 130 milyon euroluk bir taç giyme töreni yaparak asalak İngiliz aristokrasisini bin yıl öncesinin gelenekleriyle birlikte koruyup onore etmeye devam ediyor! Milyonlarca Britanya vatandaşı, Britanya işçi sınıfı ve emekçileri, ülkede giderek artan ekonomik kriz ortamında iyice yoksullaşırken, asalak İngiliz aristokrasisi için böylesine görkemli ve bir o kadar da abes taç giyme töreni düzenlenmesi, halktan büyük tepki aldı. Protesto gösterilerinin liderleri dahil olmak üzere birçok gösterici tutuklandı. 

Peki İngiliz burjuvazisi, yaşanan gelişmelerin, dünyanın ve toplumların geleceğinin nasıl bir dönüşüm içinde olduğunun farkında değil mi sanıyorsunuz? Hem de nasıl! Bal gibi farkında! Ama kendi halklarını masal dünyasında yaşatır gibi davranıp avutmak daha çok işlerine geliyor. 

Uzayın sırlarını keşfetmeye kalkışmış uygarlık düzeyine ulaşmış bir dünyada yaşıyoruz. Yapay zeka denilen bir teknoloji ile, teknolojik gelişimin zirvesindeyiz. Son 25 yılda insanlık belki de geçmiş on bin yılda elde ettiği gelişimden çok daha fazla ilerleme kaydetmiştir diyebiliriz sanırım. Teknolojideki gelişim, üretim tekniklerindeki gelişim, bilgi ve iletişim teknolojisindeki gelişim biz sıradan insanlara çok hızlı görünmektedir. Gerçekte ise, bu gelişim bize göründüğünden çok daha hızlıdır. Emperyalist burjuvazi bu gelişimden korkmaktadır. Elinden geldiğince bu gelişimin önünü kesmeye, süreci olabildiğince yavaşlatmaya gayret etmektedir. Bu yüzden, uzak Asya, Afrika ve Latin Amerika'da üretim teknolojileri hala daha emek yoğunluklu teknolojilerdir. Fakat süreç, burjuvazinin tüm engellemelerine rağmen hızlanarak ilerlemektedir. Uzak Asya, Afrika ve Latin Amerika da hızla otomasyona yönelmektedir... Mikro çip teknolojisi bütün dünyada egemenliğini adım adım inşa etmektedir. Bu teknoloji, üretimde bolluğun, yönetimde de gerçek demokrasinin, doğrudan demokrasinin garantisi, burjuva toplumun, özel mülkiyete dayalı sınıflı toplumun, her türlü sömürü ve baskının sonu olacaktır.

 

9 Mayıs 2023, Avrupa gazetesi