Cehaletle ilgili özlü sözler...

Melih Cevdet Anday’a göre “konuşma, insanın aklını kullanma sanatıdır”. Boş konuşanların, bilmedikleri konularda ahkam kesenlerin, aklını doğru kullanamayan kimseler olduklarını söylemek yanlış olmaz. Bunlar genelde akılları olmadığından değil, bilgileri olmadığından yani cehaletlerinden boş konuşurlar.

Eoin Colfer, “güven cehalettir” der. Bu sözün her durumda doğru olmadığını belirtmeliyim. Güvenin ana kaynağı bence bilgidir. Ama cahiller de nedense bilgisizliğin verdiği bir güven ve cesarete sahip oluyorlar!

Bu yüzden olacak, Goethe “eylem halindeki cehaletten daha korkunç bir şey olamaz” demiştir.

Türkiye’de AKP iktidarlarıyla birlikte eylem halindeki cehalet etkinliğini artırdı...

Birçok eksik ve yanlışla uygulanan Kemalist reformlardan bile geri dönüldü... Siyasal islamın bağnaz ve gerici sünni mezhebi yanlıları iktidarı ele geçirdi.

Bu iktidar, bilimi ve bilimsel olan her şeyi bir kenara iterek, Türkiye'yi şeriat hukuku ile yönetmek için faşist bir girişim başlattı.

“Cehaletle deha arasındaki gerçek fark nedir biliyor musunuz? Dehanın sınırları var, cehaletinse hiçbir sınırı yoktur” der Whoopi Goldberg. İşte böylesi sınırsız bir cehalet Türkiye'ye ayar vermeye kalkışmış durumdadır.

Albert Camus’ya göre “dünyada her türlü kötülük hemen her zaman cehaletten ileri gelir”. Cehaletin iktidar olduğu Türkiye'de aydınlar, ilericiler, yurtseverler, barış yanlıları hapishanelerde…

“Bilgiçlik taslamak cehaletin eseridir” der Ahmet Selim. Koca ülke bilgiçlik taşlayan cahillerle doldu; ilim irfan yuvalarına, üniversitelere bile gerici bağnaz yöneticiler anti-demokratik yöntemlerle atandı.

Mevlana, “cahille girme münakaşaya, ya sinirini zıplatır tavana, ya da yazık olur adabına” demiş. Ama özgür ve aydınlık bir gelecek için iktidardaki cehalete karşı mücadele etmekten başka çare yok!

Terry Neil’e göre “ilim cesaret verir, cehalet ise küstahlık”.

Ama cahilin cesareti de cehaletinden gelir. Üstelik hem cüretkâr hem de küstah olurlar!

De Segur “cehalet gönüllü talihsizliktir” der.

İşte Türkiye’deki cehaletin iktidardaki yüzü, üniversite mezuniyeti bile sürekli sorgulanan zat-ı muhterem, Kuzey Kıbrıs'ta Kur'an kurslarıyla ilgili mahkeme kararının içeriğini öğrenme gereği bile duymadan veryansın etti! Kıbrıs Türklerine karşı içindeki nefreti açığa vurdu. Kıbrıs'ın kuzeyini Türkiye'nin bir vilayeti gibi gördüğünü açığa vurdu! “Anayasa mahkemesi başkanının laikliği öğrenmesi lazım. Türkiye'de laikliğin uygulaması nedir bunu da öğrenmesi lazım. Eğer tavır değişti, değişti! Değişmediği takdirde biz özellikle Kuzey Kıbrıs'ta inanç özgürlüğü noktasında, onların eğitimlerine engel teşkil edecek adımların atılmasına asla müsamaha edemeyiz” gibi talihsiz bir açıklamada bulundu ve tehdit savurdu!

Akıl vermeye kalktığı insanın bilgi düzeyinin kendisinden ne kadar ileri olduğunun farkında bile değil! Ama uzman bir hukukçuya hukuk dersi vermeye kalkışacak kadar cüretli ve küstah!

Yahu sen laikliği ve hukuku öğretecek en son insan bile değilsin!

Sache Guiltry, “cehalet her zaman kendisine hayran olmaya hazırdır” diyor. Bu da öyle! Kendi bilgisizliğine hayran!

Halbuki Herakleitos, “bilgisizliğini açığa vurmaktansa saklamak daha iyidir” diyor. Bana göre bu tavsiyeye uyması daha mantıklı olur. Tabii cehaletin gözü kördür ve bu incelikleri kavraması neredeyse olanaksızdır. Sadi Şirazi, "Cahil insanlar davul gibidir. Sesi çok çıkar ama içi boştur” der.

Dr. Asimov’a göre “çılgınların elinde bulunan cehaletin bir şeyi çözdüğü görülmemiştir”.

Atatürk “cehalet yenilmesi gereken en büyük düşmandır” derken haklıdır.

Cehalet emekçi halk kitlelerinin bilincini kilitleyen önemli bir engeldir. Günümüzde egemen sınıflar kitlelerin öğrenim ve eğitimini engellemek, geriletmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Eğitim neredeyse zengin ve paralı insanların imtiyazı haline getiriliyor.

Nedeni çok açık: Egemenler eğitimli ve bilinçli kitlelerden korkmaktadır.

Toplumsal dönüşümleri sağlayan en önemli katalizör bilinç unsurudur. Bilinçli kitlelerin, özellikle de bilinçli işçi kitlelerinin önünde hiçbir güç duramaz!

 

20 Nisan 2021, Avrupa gazetesi


Yorumlar

Popüler Yayınlar