Covid ve Kapitalizm!

İnsanlık 2020’de yeni ve öldürücü bir virüs salgınıyla tanıştı. Covid-19 hayatın akışında önemli değişikliklere yol açtı. Alışık olmadığı kavramlarla tanışan insanlık, virüse karşı mücadele adına olağanüstü hal ilanları, sokağa çıkma yasakları ve hayatın “kapanması” gibi olgularla karşılaştı.

Salgına karşı mücadelede istisnasız tüm ülkelerde hızlı adımlar atılması zorunluluğu kendini dayattı. Yönetimde yürütme olağanüstü güç kazandı. Toplanma, gösteri yapma gibi özgürlükler hükümet kararnameleri ile olağanüstü ölçüde sınırlandı. İnsanların birbirleri ile ilişkileri sağlık nedeniyle kısıtlandı, selamlaşma bile şekil değiştirdi.

Dijital yaşam birçok alanda analog yaşamın yerini aldı. Evde uzaktan çalışma, uzaktan eğitim gibi uygulamalar yaygınlaştı.

Covid-19 salgınına karşı alınan önlemler arasında, ekonominin bazı önemli sektörlerinin geçici olarak kapanması da vardı. Bu durum zaten var olan ekonomik krizi daha da derinleştirdi. İşsizlik ve yoksulluk arttı. Bir dizi burjuva bilim insanı, genelde yaptıkları gibi, “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak“ şeklinde açıklamalar yaptılar. Kimi “sol” filozoflar yine kapitalizmin sonunun geldiğini açıkladı!

Gerçekten de bir yıl içinde çok şey değişti... Ama kapitalist sistem bugüne kadar özünü korudu. Ekonomiye egemen olan büyük tekeller, bu krizde de servetlerine servet katmaya devam ediyorlar. Covid krizinde kazananlar öncelikle ilaç sanayi tekelleri ve dijital ekonomi tekelleri oldu. Bir bütün olarak başta finans kapitalistler ve tüm ülkelerin egemen burjuvazileri, krizin kazananları oldu. Kriz var, ama borsalar tarihinin en yüksek değerlerini yaşıyor. Kriz var, ama bankalar en kârlı dönemlerini yaşıyor! Burjuvazinin keyfi yerinde! Kaybedenlerse her krizde olduğu gibi daha da yoksullaşan emekçiler! Covid’e rağmen çarkları ölüm pahasına döndürmek zorunda olan işçiler! Kendilerine balkonlardan alkış tutulan, ama ücret skalasının en altındaki meslek grupları içinde yer alan, ve bir sokum yemek bile çok görülen; canı pahasına can kurtarmaya çalışan sağlık çalışanları, bakıcılar; iflas eden küçük ve orta boy işletmelerde işlerini kaybedip işsizler kervanına katılan proleterler; aldıkları destekle ayakta kalmaya çalışan köylüler; salgın döneminde daracık evlere kapanmak durumunda olan ve aile içi şiddete (erkek şiddetine) maruz kalan emekçi kadınlar; dünyanın ezilenleri, sömürülenleri!!

Kapitalist sistemde daha farklı bir sonuç beklemek abesle iştigaldir!

 

30 Mart 2021, Avrupa gazetesi


Yorumlar

Popüler Yayınlar