İstediğimiz ilhak ve asimilasyon mu?...

Toplumsal mücadeleler, bireysel ya da zümresel değil, tüm toplum güçleri birleşerek mücadele ederse kazanılabilir. Bu nedenle EL-SEN’in eylemlerine destek vermek, dayanışma göstermek ve AKSA ile onun siyasal temsilcilerine karşı mücadele etmek hepimize düşen bir görevdir.


Kar amacı gütmeden topluma elektrik üretmekle yükümlü kılınan Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (KIB-TEK), 2010 yılından beridir AKSA’nın hedefi halindedir. 2010 yıllarında adaya TC’den kabloyla elektrik getirme iddiasıyla KIB-TEK’in elektrik üretimine göz diken AKSA, ülkede yenilenebilir enerji yasası ve tüzüğü geçirildiği halde bunun hayat bulmasına engeller koymuştur. Zamanın Kıbrıs işlerinden sorumlu bakanı Cemil Çiçek aracılığıyla, KIB-TEK' in özelleştirilmesi için çaba harcanmıştır.


Gelmiş geçmiş bütün hükümetler, uzun yıllardır KIB-TEK için yatırım yapmamak adına oyalama taktiği uyguladılar. Sözde liberal ekonomi sahtekarlığıyla KIB-TEK ihalelerini birkaç şirkete peşkeş çektiler, bazı kişiler el altından bu ihalelerle beslendiler. KIB-TEK ihalelerinden pay almayan bir grup burjuva ise, rant kavgasıyla kurulmuş olan bu rant düzenine çomak soktu.


Gelinen noktada, KIB-TEK maliyetinin kat kat üstünde yakıt almaya zorlanırken, rantlar paylaşılmaya devam ediliyor. Büyük otelllere, kumarhanelere, üniversitelere, özel okul ve işletmelere maliyetinin altında elektrik satılarak, bu kuruluşların elektrik harcamaları sübvansiye edilmektedir. Bunun faturası da Kuzey Kıbrıs halkına ödetilmektedir...


KIB-TEK’in üretimden koparılması, elektrik üretiminde AKSA’nın tekel haline getirilmesi, elektrik fiyatlarının kısa zamanda tavana fırlaması demektir.


Alım garantili 15 yıllık ek anlaşmayla, Kuzey Kıbrıs halkı AKSA’nın pahalı elektriğine mahkum edilmek istenmektedir... Oysa sorun çok kolay ve basit bir şekilde çözülebilir:


1. AKSA ile yapılan sözleşme derhal iptal edilmeli ve Kalecik santralı devletleştirilmeli, yakıt alımı KIB-TEK tarafından doğrudan temin edilmelidir. Böylece tüm aracılara verilen rantlar ortadan kalkacak ve elektrik daha da ucuz olacaktır.
2. KIB-TEK ve Kıbrıs’taki üniversitelerin ortak yapacakları hızlı çalışmalarla, Kuzey Kıbrıs’ı ucuz elektriğe ulaştıracak çözümler üretilmelidir.
3. Yenilenebilir enerji, enerji depolama ve modern iletim altyapısıyla, elektrik kesintileri asgariye indirilmeli, temiz enerji temini sağlanmalıdır.
4. Bunca yıldır KIB-TEK’i iflasa iten tüm yöneticiler, gelmiş geçmiş bakan ve bürokratlar, kamu malını bilinçli olarak zarara uğrattıkları için yargıya sevk edilmelidir.


KIB-TEK için yürütülen kavga, toplumsal bir kavganın küçük bir parçasıdır... Bu mücadeleyi kazanmak için, diğer sendikaların ve özel sektör çalışanlarının acilen EL-SEN'in bu onurlu direnişine destek vermesi bir görevdir. Halkımızı EL-SEN’in eylemlerine destek vermeye, dayanışma göstermeye, AKSA'ya ve onun siyasal temsilcilerine karşı mücadele etmeye davet ediyorum.

Bu mücadelenin de özünde, kendi ülkemizde egemen olma, kendi irademize sahip olma ve kendi kendimizi yönetme kavgamızın bir parçası olduğunu da hatırlatırım. KIB-TEK'i halk yararına yönetebilmek için, ülkeyi yönetiyor olmak lazım...Yani ülkemizin tüm idari kurumlarında iradeyi ele geçirmeliyiz. 


Kendi irademize sahip olabilmemiz için, Ankara'dan Kıbrıs'ta 49 yıldır sürdürdüğü işgali sona erdirmesini talep etmeli, bu uğurda mücadele etmeliyiz... Peki mecliste bunu yapabilecek bir parti var mı? Bence yok!

Ya meclis dışında var mı? Var da nedense halkımız onlara destek vermiyor... Bu ülke halkının gerçek çıkarları için mücadele eden parti ve örgütlere sahip çıkmazsak, sonumuz ilhak ve asimilasyondur!
Kendinize bir sorun: İstediğiniz bu mu?...

 

8 Nisan 2023, Avrupa gazetesi

Yorumlar

Popüler Yayınlar