Tatar ayrılıkçı da sen nesin ya Giriye Anastasiyadi?...

Kıbrıs Cumhuriyeti'nde Mayıs 2021’de yapılan parlamento seçimlerinde, iktidardaki DYSI partisi bir miktar oy kaybına rağmen birinci parti olma konumunu ve iktidarını korudu.

DYSI’den kaçan oyların, genellikle aşırı sağcı, faşist ELAM’a gittiği öngörülmektedir. Bunu dikkate alan DYSI, söylem ve icraatlarında ELAM tabanını kendine yaklaştıracak tavırlar geliştirmeye başladı. Yabancı düşmanlığı, Türk düşmanlığı ve ırkçı yaklaşımlar, DYSI’nin politikalarının öne çıkan unsurları olmaya başladı. Özellikle de Kıbrıs Cumhuriyeti'nin İçişleri Bakanı, ırkçı ve şoven bir kişilik olarak öne çıkıyor. 

Bundan üç ay kadar önce, İçişleri Bakanlığı'nın insiyatifinde çıkarılan bir kararnameyle, Baf’ın Kloraka bölgesi "mültecilerden arınmış bölge" ilan edildi. Mültecilerin Kloraka'ya girişi yasaklandı. Hatta Kloraka’da 2 vatandaş, evlerini mültecilere kiraladıkları için tutuklandılar ve mahkemeye veriliyorlar... Hitler faşizmi bile ayrımcılığı ve yabancı düşmanlığını bu kadar ileri götürmemişti...

İşte bu zihniyetteki DYSI hükümeti ,2013 yılında iktidara geldikleri günden bu yana, Kıbrıslı Türklerin yabancı kökene sahip eşlerinin ve yabancı bir eşten Kıbrıs toprakları üzerinde doğan çocuklarının vatandaş olma hakkını inkar ediyor...

Kıbrıs Türk toplumu içerisindeki "sol" muhalefet, Tatar ve şürekasının pasaportlarının iptal edilmesine anında tepki gösterirken, yıllardan beri devam eden bu ayrımcı ve ayrılıkçı uygulamaya, bu büyük haksızlığa karşı sesini bile çıkarmadı! Güneydeki "sol" muhalefetin, AKEL'in de sessiz kalması ibretlik bir durumdur. Lafta "Kıbrıs'ta barış engellenemez", ama uygulamada barışı engellemek için yapılan haksızlıklara destek!

Anastasiades, Kıbrıs Haber Ajansı'na verdiği bir demeçte (Lefkoşa, 25/08/2021) Tatar ve çevresindekilerin pasaport iptallerini gerekçelendirirken, Kıbrıslı Türklerin haklarına saygılı olduğunu ve ayrımcılık yapmadığını iddia etti!

Sayın Anastasiades, ayrım yapmadığınız doğru değil! Tatar’a ve ayrılıkçı siyasetine yönelik aldığınız önlemleri sorgulamıyorum. Ama sizin ne ölçüde adamızın birleşmesinden ve barıştan yana olduğunuzu sorgulayacağım.

Tatar ayrılıkçı da siz nesiniz?... Sayın Anastasiades, siz ayrılıkçıların ilahısınız! Sizin politikalarınız, iki yüzlü ve adamızın birleşmesine değil bölünmesine, iki bölgeliliğin kalıcılaşmasına ve giderek iki devletliliğe hizmet eden politikalardır!

1960 anayasasına dönmeye yönelik açıklamanız da samimiyetten uzaktır. Gerçek niyetiniz 1960 anayasasına dönmek değildir. Öyle olsaydı, binlerce insanımızın vatandaşlık hakkını inkar etmezdiniz!

Kıbrıslı Türklerin yabancı uyruklu eşlerinden doğan çocuklarının vatandaşlık haklarını inkar etmeniz ayrımcılık değil mi?... Kıbrıslı Türklerin yabancı uyruklu eşlerinin vatandaşlık haklarını inkar etmeniz ayrımcılık değil mi?...

Tüm Kıbrıslı Türkleri kuzeyde kalan Rum mallarının gaspçısı olarak algılamanız, ve bu nedenle onların çocuklarının ve eşlerinin vatandaşlık hakkını inkar etmeniz ayrımcılık değil mi?...

Kuzey Kıbrıs'ın Türkiye tarafından işgal edilmesinin suçlusu Kıbrıslı Türkler mi?...

1975 yılında yaşanan nüfus mübadelesinin altında, Kıbrıs Rum liderliğinin (Klerides’in) de imzası yok mu?...

Kendi irade ve istemi dışında, Kıbrıs'ın kuzeyinde, uluslararası hukuktan yoksun bir şekilde ve adeta bir açık hava hapishanesinde yaşamak zorunda kalan Kıbrıslı Türklerin, ülke hukukunun açık hükümlerinden yararlanmasını uyduruk gerekçelerle engellemektesiniz! Böyle yapmakla, bu insanları onlara kimlik ve pasaport veren tek ülke olan Türkiye'nin kucağına itmekten, işgali pekiştirmekten, ve Kıbrıs Türk toplumunun asimilasyonunu hızlandırmaktan başka bir şeye hizmet etmiyorsunuz... Üstelik tüm bunları İngiliz-Amerikan çıkarları doğrultusunda, adanın Türkiye ve AB (Yunanistan) arasında taksim edilmesi için bilinçli yapıyorsunuz...

 

31 Ağustos 2021, Avrupa gazetesi